Ekonomi

Published on Aralık 16th, 2022

0

‘Yüzlerce milyon dolarla ölüm, düşmanlık, nefret yayıyorsunuz’

Bütçe görüşmelerinde söz alan HDP milletvekilleri Saruhan Oluç ve Fatma Kurtulan, iktidarın güvenlikçi ve tekçi politikalarını eleştirerek, seçim bütçesine karşı işçi ve emekçilerin, halkın bütçesini savunacaklarının altını çizdi.

Meclis Genel Kurulu’nda 5 Aralık’ta başlayan 2023 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi görüşmelerinin son gününde Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Saruhan Oluç ve Mersin Milletvekili Fatma Kurtulan konuştu.

OLUÇ: GEREKEN KALICI BARIŞI TESİS ETMEKTİR
Sözlerine tutsak siyasetçileri selamlayarak başlayan Saruhan Oluç, AKP-MHP iktidarının şiddeti ve askeri operasyonları müzakerenin önüne koyan dış politika anlayışının her alanda başarısız olduğunu dile getirdi. “Olması gereken, kalıcı barışın tesisine yönelik demokratik politikalar üretmektir. Suriye’de Kürt ve Arap halklarının ve diğer tüm halkların demokratik iradesine saygı duymaktır” diyen Oluç, iktidarın Kürt düşmanlığı merkezli bir dış politika yürüttüğünü kaydetti. “Geleneksel devlet anlayışı ile Kürtlerin Ortadoğu’nun herhangi bir ülkesinde statü kazanmasını engellemek refleksi varlığını sürdürmektedir” ifadelerini kullanan Oluç, Esad’la görüşmeleri başlatmanın temel motivasyonunun da bu olduğunu ifade etti.

‘1 YILDA 3’ÜNCÜ KEZ BÜTÇE TARTIŞIYORUZ’
Son 1 yıl içinde 3’üncü kez bütçe tartıştıklarına işaret eden Oluç, “Daha tartışıldığı sırada kadük hale gelmiş olan, öngörüleri tutmayan 2022 bütçesine 6 ay sonra bir yama yapılmak zorunda kalınmıştı. Ek bütçe ile birlikte 2022 yılı 461 milyar lira milyar TL bütçe açığı ve 50 milyar dolar cari açıkla kapanıyor” dedi. AKP-MHP ittifakının Türkiye halklarına bereket değil felaket getirdiğini vurgulayan Oluç, barınma, beslenme, ulaşım krizinin ülke gerçeği haline geldiğini söyledi.

AKP-MHP iktidarının iddia ettiği gibi ekonominin değil yandaşların, rüşvet ve yolsuzluk çarkının büyüdüğünü vurgulayan Oluç, “Büyüme hamasetine dayalı ekonomik modelinizde enflasyonu, kuru, işsizliği, yoksulluğu, açlığı, yolsuzluğu, rüşveti, faizi, rantı büyüttünüz. Hukuksuzluğu, adaletsizliği, eşitsizliği, ayrımcılığı, kutuplaşmayı, çatışmayı, yasakları büyüttünüz” ifadelerini kullandı.

‘2023 BÜTÇESİ SEÇİM, FAİZ VE SAVAŞ BÜTÇESİDİR’
2023 bütçesinin seçim, faiz ve savaş bütçesi olduğunu ifade eden Oluç, 2023 yılı için savaşa ve güvenlikçi politikalara ayrılan miktarın 468,7 milyar TL olduğuna dikkat çekti. Oluç, şöyle devam etti: “Nurettin Canikli, burada son derece önemli teknik bilgilerle tarihin en büyük itiraflarından birini yaptı. Yıllardan beri savaş, sefalet ve yoksulluktur diyen bizlerin ne kadar haklı olduğunu itiraf etti. Biz diyoruz ki, kullandığınız her mühimmat daha fazla çocuğun yastığa başını aç koymasına yol açıyor; ataması yapılmayan öğretmen sayısı artıyor. Siz obüslere her sarıldığınızda, bu ülkedeki insanların sofralarından daha fazla ekmek eksiliyor. Siz yüzlerce milyon dolarla ölüm, düşmanlık, nefret yayarken; bu ülkede işsizlik, açlık ve yoksulluk artıyor.”

‘TEKÇİ ZİHNİYETE KARŞI ÇOĞULCU ANLAYIŞI SAVUNUYORUZ’
Cumhuriyetin geçen yüzyılının farklı halkların, inanç ve dillerin, demokrasi, özgürlük ve adalet mücadelelerinin baskılanmasına, inkar ve imha politikalarına sahne olduğunu dile getiren Oluç, ikinci yüzyılda Cumhuriyetin güçlü bir demokrasiyle bütünleşmesi gerektiğinin altını çizdi. Demokratik Cumhuriyetin tekçiliği değil çoğulculuğu esas aldığını kaydeden Oluç, HDP’nin kurulduğu günden bugüne tekçi zihniyete karşı tüm yapısını çoğulcu anlayış üzerine kurduğunu söyledi.

“Partimiz, statükocu ve restorasyoncu iki tarihsel blok arasında sıkışan halklarımız için, tıpkı bir buz kıran gemi gibi, yeni ve katılımcı ve müzakereci demokrasiye dayalı bir üçüncü yolu, radikal demokrasi yolunu açmayı başarmıştır. Seçeneksizliğe karşı, emekten, özgürlüklerden, demokrasiden yana yeni bir seçeneği hayata geçirmiştir” diyen Oluç, Emek ve Özgürlük İttifakı’nın da bu tarihsel dönemde umuda açılan cesur bir pencere olduğunu vurguladı.

Demokrasi sorununun merkezinde tarihsel bir sorun olan Kürt sorununun bulunduğunu kaydeden Oluç, “Bugün ülkeyi adeta rehin alan tekçi güçler, maalesef Kürt halkına karşı hamaseti öne çıkarmaktadır. Her zaman olduğu gibi yolsuzluk ve hırsızlıklar açığa çıkarken, bağıra bağıra Kürt düşmanlığı yapılmaktadır” dedi. “Kürt sorununu, ekonomik ve sosyal krizi, dış politikayı ve tecridi birbirinden bağımsız gören büyük yanılır” diyen Oluç, Türkiye halklarının iktidarın bütün çabalarına rağmen barışta ısrarcı olduğunu belirtti.

‘MUTLAKA KAZANACAĞIZ’
İktidarın dalga dalga büyüyen toplumsal itirazları görmek istemediğini söyleyen Oluç, “Demokratik kültürü ve demokratik hafızayı otoriter dayatmalarla yok etmek isteyen bir iktidarla karşı karşıyayız. Ama anlamadığınız şudur. Bu ülkedeki demokrasi kültürü tarihsel bir mücadele geleneğine dayanmaktadır. Bu mücadele geleneği, darbelerle, yasaklamalarla, baskı ve zorla engellenemedi. Sizin tepeden inme otoriterlik anlayışınız da bunu yok edemez, engelleyemez” dedi.

Oluç, şöyle devam etti: “Tüm gücü kendinizde topladığınız bu sistemde asıl unuttuğunuz hakikat şudur: Zayıflatarak çökertmeyi ve tasfiye etmeyi planladığınız demokratik toplumsal siyasal mücadele geleneği, fırtınaları, duvarları, engelleri aşa aşa bugün Türkiye’yi demokratik dönüşüm aşamasına getirmiştir. Asıl güçlü olan, toplumsal mücadeledir. Yurttaşın özgür iradesidir. Dayanışmadır, ortak mücadele anlayışıdır. Değiştirme ve dönüştürme gücüdür. Buradan tüm halklarımıza sesleniyoruz, umutsuz olmak için hiçbir sebep yok. Bizler cesur oldukça, bizler değişimden yana oldukça, demokrasinin tüm yurttaşlar için ekmek kadar, su kadar önemli olduğuna inandıkça, önümüzde hiçbir kuvvet duramaz. Tüm dünya tarihi bize göstermiştir ki, halkların değişim talebi karşısında hiçbir baskıcı, zorba rejim, otoriter rejim direnememiştir. Kazanacağımıza olan inancımız tamdır. Mutlaka kazanacağız.”

KURTULAN: YAMA POLİTİKALARIYLA KRİZ ÖRTBAS EDİLEMEZ
HDP Mersin Milletvekili Fatma Kurtulan bütçenin halka ait olduğunu ancak AKP iktidarı tarafından gasp edildiğini söyledi. Ülkenin büyük bir ekonomik iflas içinde olduğunu ancak iktidarın “Türkiye büyüyor” demeye devam ettiğini kaydeden Kurtulan, “Sonuç olarak; 2023 yılı bütçesinde kulağını muhalefete tıkayan, demagoji içerisinde debelenen iktidar ve küçük ortağının söyleyecek hiçbir şeyi kalmadığını 45 gündür burada utanç içinde izliyoruz” dedi.

Asgari ücretin açlık sınırıyla baş başa gittiğini ifade eden Kurtulan, buna müsaade etmeyeceklerini söyledi. “Sözde önlemler alınarak, yama politikaları ile batış örtbas edilemez. Ekonomik sorunları gerçekten çözmek yerine sadece halkın öfkesini hayali hedeflere yönlendirecek politikalar anlatılıyor, uygulanıyor” diyen Kurtulan, bu esnada servetine servet katan zenginlerin halkın vergileriyle beslenmeye devam ettiğini dile getirdi.

‘YARGI İÇLER ACISI HALDE’
Türkiye’de yargının içler acısı halde olduğunu belirten Kurtulan, “Sadece Kobanê davası denen akıl tutulması kumpasa bakmak bile yargının nasıl da sopa olarak kullanıldığını, kişilerin elinde oyuncağa döndüğünü anlamaya yeter” dedi. Hukuk devletinin esamesinin okunmadığını dile getiren Kurtulan, “Ama biliyoruz ki kopara kopara zehirli meyve veren ağaca çevirdikleri hukuk, er ya da geç bu talan, yolsuzluk ve adaletsizlik iktidarını zehirleyecektir” dedi.

Meclis’te Kürt sorununun konuşulmadığı tek bir gün olmadığına işaret eden Kurtulan, “Çünkü Kürtlere dönük hak ihlallerinin gerçekleşmediği, haklarının gasp edilmediği, Kürtlerin katledilmediği, işkenceye uğramadığı tek bir gün bile yok. Hatta bu kürsüde dahi kof milliyetçi bir hamasetle Kürt halkına, Kürt kimliğine nefret ve düşmanlığın kusulmadığı tek bir gün de yok” ifadelerini kullandı.

‘ÜÇÜNCÜ YOL YENİ YAŞAMI İNŞA ETME İDDİASINDADIR’
Kurtulan, “Burada Türkiye halklarına sesleniyoruz; Kürt sorunu bu ülkenin en eski, en temel sorunlarından birisidir. Bu sorun demokratik müzakere yöntemiyle rahatlıkla çözülebilir. Ama iktidar savaş ve çatışmada ısrar edildiği için hem çözülemiyor hem de yeni birçok sorunun da ortaya çıkmasına neden oluyor” dedi. Savaş ve çatışma politikalarına, tecride karşı müzakare ve demokratik çözümden yana durmaya devam edeceklerinin altını çizen Kurtulan, şöyle devam etti: “Türkiye siyaseti yıllardır iki kutba sıkıştırılıyor, sizlerden de bir tercihte bulunmanız isteniyor. Bir tarafta ülkedeki her alandaki krizin ve yıkımın mimarı olan statükocu iktidar, diğer tarafta gerçekte hiçbir şey vadetmeyen restorasyoncu muhalefet var. Bu iki bloka da mecbur değiliz. Halklar, inançlar, ezilenler, kadınlar, gençler, emekçiler, ekoloji mücadelesi yürütenler, tüm dışlananlar demokratik değişim taleplerini dile getiriyorlar. Ortak yeni yaşam hattı olan üçüncü yol siyasetimiz ile biz bu talepleri hayata geçirmeyi hedefliyoruz. Bizim için üçüncü yol siyaseti, sadece siyasi alanda değil, toplumsal, iktisadi, toplumsal cinsiyet, emek ve ekoloji gibi bütün alanlarda yeni bir siyaseti ve yaşamı inşa etme iddiasındadır. Bu yol Türkiye’yi demokratikleştirecek ve yapısal sorunları çözecek tek yoldur.” (ETHA)

Tags: , , , ,


About the Author



Comments are closed.

Back to Top ↑