Makaleler

Published on Mayıs 24th, 2021

0

Son dakika | Binali İpek

Kadim bir çoğrafya olan ülkemizde tarih içinde, Sümerler, Hititler ve Roma’dan Osmanlı’ya ülkemiz coğrafyasında çok sayıda devletler kuruldu, saray entrikaları yaşandı.
Taht için oğu lile baba birbirine girdi katliamlar yaptı.
Elbette bu coğrafyada Sümerler öncesi ve Osmanlı sonrasında da Saraylarda entrikalar  devam etmektedir.
İktidar sahipleri, onların fedaileri, beslemeleri, ülke insanına sunulan beka diye gerekçeler üzerinden birlik birliktelik, güçlü devlet, güçlü iktidar,  vs. bilebildiğimiz tüm masallar, iktidarda kalmak, iktidar nimetlerinin gücünü elinde toplayarak, saltanatlarını sürdürmekti.
Bunun için derebeylik (küçük alan iktidarı) sisteminden günümüzde, karanlık kirli sermayenin hükmettiği alanlar üzerinden Devletlerin egemenlerin çarkları döndü, döndürülüyor.!!
Egemenlerin kendi iç çelişkileri, kendi içindeki iktidar savaşları entrikaları günümüzde moderne olarak devam ediyor.
Sömürünün küreselleşmesi, mafyanın, yeraltı tabir edilen örgütlerin, Terör organizasyonlarını da küresel hale getirdi.
Günümüzde Kapitalist sistemin egemenlerince demokrasi, özgürlük insan hakları, meclisler, parlamento gibi, düzenekleri çarkı nasıl kendi lehlerinde işletikleri de, sinekten yağ çıkarırcasına emeğin, insanlığın sömürüldüğü, köleleştirildiğini de hep birlikte yaşıyoruz.!
Din, milliyet, etnik aidiyet, kültürel kimlikler, cinsiyet kimliği vs.vs. istediklerini bölerek, minimize ederek istediğini palazlandıracak her numara mevcuttur.
Toplumsal olarak kitleler “balık hafızaya” sahiptir.
Gündemler bazen o kadar hızla değişir ki, gözümüzün önünde cereyan eden bir olayı dahi anlamadan, yenisi, daha da yenisini yaşıyoruz.
Sanal hızlı iletişim, bilgi kirliliği filmler, film üstüne kapitalizmin çarkı tüm vahşeti ile dönüyor.
Bazen niçin öldüğümüzü bile bilmeden ,bu ölümlerin kaderimiz olduğunu hemencecik kabul ediyoruz.
“Kapitalizmin en temel özeliği küçük iktidar alanları üzerinden, büyük sistemin gücünü sürekli artırarak devam edebilmesidir.
Günümüzde karteller, şirketler, ishbarat örgütleri, hükümetler,derin yapılar.
Derin, açık Siyasal organizasyonlar, mafya koordineli olarak herkes payına düşeni alarak sistemi yürütmektedirler.
Siyasal rekabet ve istikrarsızlık, savaş, bölgesel çatışmalar, etnik ayrışmalar, borsa spekülasyonları, dinsel mezhepsel çatışmalar, biyolojik salgınlar, saldırılar insanlığı karanlık bir geleceğe taşımaktadır.
Ülkemizde bu sistemin ikinci derece dahili bir siyasal bağnaz kültür ile yönetilmektedir.
Mafya, derin devlet, siyasal etkin kimliklerin yanı sıra Ülkedeki tüm sorunların kaynağı güç ve iktidar olarak kapitalizmin partnerinin yerelde kimin olacağı  ile ilgilidir.
Bu yarışta rol kapma peşinde olanların birbirlerinden genel olarak farkları yoktur.
Buluşma noktaları, güç hırs, iktidar olmaktan geçmektedir.
Elbette uluslararası sistem kime destek ve onay verirse o etkin şekilde sisteme en iyi şekilde kendini ispata çalışacaktır.
Bağımsızlık, özerklik, sınırlar vs.vs. bir çoklu kavramların sistemin bekası ölçeğinde geçerliliği vardır.
“Kapitalizmin ahlakı yoktur” dini, etnik, kültürel kimliği yoktur.
Kapitalizmin bu vahşetine ortak olan eleman olan herkes, kendi evlatları dahil, insanlık karşısında insanlığa suç işlemektedir.
Ülkemizde her bir kaç yılda bir skandallar sersi piyasaya düşmektedir.
Mafya derin ilişkiler ağı gün yüzüne kısmen yansımakta, siyasal palavralar, yalanlar ile hüküm sürenlerin maskeleri düşmektedir.
Kendi içinde kendi alternatifini üreterek sürekli iktidar sahibi olan işlenen suçların sıradanlaşarak yeni ve değişik formasyonlarda devam etmesine hepimiz bir şekilde şahit olmaktayız. Halkın meşhur deyimi ile “Kimin eli kimin cebinde, belli değildir.”
Aslında belli olan, emperyalistlerin eli sürekli cebimizde, alın terimize, ekmeğimize olduğu gibi canımıza da kast etmektedir.
Derin NATO, derin devlet, derin mafya, silahlı derin terör örgütleri, her şekilde derin işbirlikçileri ile sistemin bekası sağlanmaktadır.
Ülkemizin adeta bir derinler ülkesi haline gelmesi, gelecek yıllara daha fazla sömürü açlık, hukuksuzluk, olarak da sistemin devamını göstermektedir.
İsimleri bugün aşina olduğumuz şahıslar olabilir.
Ama bu kişilere indiregenecek, herhangi siyasi bir partiye indirgenecek durum değildir.
Dün Susurluk, bugün Peker yarın ????
Bu suskunluk, pişkinlik, yüzsüzlük toplumsal rehavet benzeşme, normal görme ile ülkede yaşayan on  milyonlarca insanımızın geleceğini karartmaktadır.
Asgari ölçüde Burjuva demokratik ülke olma hayali bile lükse kaçmaktadır.
Bu ülkede ne Türk’e ne Kürt’e yada diğer hiçbir renge, din, mezhep ve tarikata bu şekilde huzur gelmeyeceği açıktır.
Egemenlerin İslamı, egemenlerin Alevisi, egemenlerin tarikatı, egemenlerin Türkü, egemenlerin Kürdü, Lazı, Çerkezi, Arabı olacağı, hukuk ve Adaletin işlemediği düzenin bir parçası olmaya devam edilecektir.
Ve hep bir SON DAKİKA haberi, yalanı skandalı, huzursuzluğu ile yaşama insanımız mahkum edilmektedir.
Bu düzeni sorgulayan, eleştiren farkında olan, mücadele yürüten, boyun eğmeyen, efendi tanımayan, cümle Canlara  ..
Aşk ile…


Binali ipek – 24.05.2021

Tags:


About the Author



Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Back to Top ↑