Makaleler

Published on Mayıs 24th, 2023

0

Oportünizm | Binali İpek


Oportünizmi, siyasal terim olarak  tarif edersek,   şöyle diyebiliriz.
Hesaplarına uymayanı, çıkarlarına aykırı gördükleri durum ve hallerde, ilkesiz, kuralsız, hiçbir etik kural ve değeri umursamadan, kendi önceliğine göre gerekçelendirerek , dayatan uygulayan, siyasal kişiliklerin gittiği yoldur.

Elbette bu davranışlar, güvensizlik ve çözülmeleri birlikte getirir.
Burjuva diye nitelendirdiğimiz ,tüm siyasal yapıların genel karakteri oportünizmdir.
Yurtsever, sol, sosyalist kesimlerde de maalesef rastlanan bir durumdur.

Bir Anektot

Yıl 1993 diye hatırlıyorum, o dönem memur hareketinin en canlı ve hareketli olduğu yıllardı.
Bursa demokrasi platformu  kurulmuş memur ve işçi sendikaları,  siyasal oluşumlar, partiler katılım sağlamıştı.
Ülke genelinde  ciddi siyasal hareketlilik oluşmuştu. Bütün bu demokrasi hareketlerini bastırmak için,  Çiller hükümeti en azgın yöntemleri ile devredeydi.
Bursa’da, Tüm haber sen üyesi ,900 kamu çalışanı memur, toplu olarak mahkemeye verilmişti.  
Buna karşın oluşan tepkiyi   örgütlenmek için bir dizi eylem planlanacaktı.
Yapı yol sen sendikasında ,demokrasi platformu toplantısında bunları konuşmak üzere demokrasi platformu bileşenleri bir araya gelindi.
Hararetli öneriler vardı, miting heykel meydanında olacaktı.
Bende  sendikamız Eğit-Sen’in temsil heyetindeydim.
O dönem adı İşçi Partisi (İP) olan, Perinçek’in başkanı olduğu partinin temsilcileri de toplantıya katılım sağlamışlardı.
Perinçek, in mitingde konuşmacı olarak gelmesini istiyorlardı.
Cılız tepkiler dışında ,en net tepkiyi İP’lilere ben verdim .
Böylesine teşhir olmuş ,bir derin devlet elemanın bile isteye, hem de kendilerine devrimci sosyalist diyen kişi ve yapılarca davet edilmesi, beni çok germiş, ciddi tartışmalara neden olmuştu.
Neticesinde bu talepleri, kabul görmemişti.
Ertesi gün yapılan miting alanına gittiğimde, hiç beklemediğim şekilde, İP Bursa il başkanı, arkamdan yaklaşarak omuzuma dokunduğunu hissettim.
-Binali hocam diye seslendi .
Kendisine döndüğümde, karşımda Perinçek’le birlikte, gördüm.
Tepki ile doğru kürsüdeki arkadaşların yanına gittim.
Kendilerine mutabakatımızı hatırlattım, sözlerini tutmaları yönünde uyardım.
Merak etme,  o burada konuşamaz dediler.
Akabinde  Ahmet Vefik Paşa Tiyatrosu’nda  kapalı salon toplantısına geçildi.
Sunumu yapan arkdaṣ, bir kaç konuşmacı sonrasında, konuşmasını  yapmak üzere Perinçek’i kürsüye davet etti.
Artık ben ve benim gibi düşünenlerin yapabileceği tek şey,  sloganlarla kürsüye yürüyerek, Perinçek’in salondan atılmasını sağlamaktı.
Bende öyle yaptım ,sloganlarla  kürsüye yürürken ,salon ayaklandı, dalgalanmalar oldu.
Sivil polisler üzerime saldırdı.
Aramızda arbede yaşandı, fakat amacımıza  zorda olsa ulaştık. Az sayıda  genç arkadaşlarla tarafsız görünen grupların da desteğiyle, Perinçek salondan konuşturulmadan terk etti.
Oportünizm burada da açık şekilde, bu  provokativ tezgaha ortak olmuştu.
Herkesin aslında ne olduğunu bildiği Perinçek,  yine kendine sol ,sosyalist diyen lümpenlerin, oportünistlerin desteği ile  kürsüye davet edilmişti.
Bu basit olay bile karakteristik olarak,  bu vb. yaklaşımların, gizli Perinçek hayranlarının, düzen sevdalılarının genel durumunu yansıtmaktadır.
Bu vb. aymaz davranışlar,  ülkede bugün yaşadığımız  siyasal iklimin zeminine, ciddi katkılarda bulundu.
Erdoğan’ın iktidarının ilk yıllarında Erdoğan ve Fetöcüler ile kol kola, yan yana duran, yurtsever, sol, sosyalist, Kemalist bir çok oportünist, toplumda yumuşak karın oluşturmaktadır.
Bugünkü Alevi örgütlenmeleri, bu bataklığın içinde debelenmektedir.
Bütün bunlar, ister siyasal tarihe bakılsın ister ise sendikal emek örgütlenmeleri ve diğer örgütlenmelerde de ,ciddi çürümelerle kendini ortaya koymaktadır.
Ülke bugün, gerici, radikal İslamcı, faşist yapıların cenneti haline gelmişse, ödenen bunca bedellere rağmen,  içimizdeki oportünist kiṣi ve yapılara gösterilen hoşgörünün büyük payı vardır.
Çoğumuzun bu oportünizmin oyunlarını yuttuğunu sanmıyorum.
Ama sadece liberal, hümanist, hoşgörülü davranmak ,bizlerin en zayıf yanıdır ,bizi bu oportünizme çekmektedir.
Bu kangren olmuş bir yara gibidir.
Yapıların çözülüp yok olmasına sebep olan karakteristik olarak, değişimine neden olan bir sonuçtur.
Herkesin gördükleri ortadayken “kral çıplak” diyebilenler ,tehlikeli görülmektedir.
Oportünizm çağlardan sirayet ederek günümüze gelmiş bir davranışlar bütünüdür.
Bu ilkesizlikler kural ve etik olmayan davranışların ,egemenlere hizmet ettiğini bilmek durumundayız.
Saygıyla, muhabetle…


Binali İpek – 24.05.2023

Tags:


About the Author



Comments are closed.

Back to Top ↑