Makaleler

Published on Şubat 10th, 2023

0

Deprem ve sömürgecilik | Hüseyin Şenol


Bölgenin gerçek sahibi, bileşenleri ve ittifaklarıyla, halkların partisi HDP’dir… Seçimler ertelenmeli, sömürgeci devletin temsilcisi Erdoğan istifa etmelidir. Yönetim, AKP-MHP faşizminden alınmalı, geçici olarak, seçime kadar ülkeyi yönetecek olan “demokratik, eşitlikçi ve halktan yana” bir hükümet kurulmalıdır.

Depremin beşinci günü ve an itibarıyla durum çok vahim. Önümüzdeki günlerde yıkımın ağır durumunu daha da net göreceğiz.

Depremin bir çok yönü var bize gösterdiği; en önemli göstergesi depremin sömürge topraklarda olmasıdır. Türkiye bölümünde de, Suriye bölümünde de durum aynı. Depremin, ağırlıklı olarak Kürdistan topraklarında olması durumun daha da vahim olmasını da beraberinde getirdi. Deprem bir yandan vururken, sömürgeciliğin yıllarca süren vurgunundan ötürü oluşan ortamdan dolayı halklar çok daha ağır bedel ödüyor.

Yüzyılın depremi olarak adlandırılan bu felaket, bölgedeki Kürt, Türk, Arap ve diğer halkları çok ağır bir şekilde vurdu.

Durum çok ağır

            Yazımı yazdığım şu anda, 5. günde tablo çok acı. Resmi açıklamalar ve diğer kaynaklardan bölgeden gelen bilgilere göre, önümüzdeki günlerde durumun vahametini daha da net göreceğimiz kesin.

6 Şubat Pazartesi sabahı saat 04:17’de Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde 7.7; saat 13.24’te Elbistan ilçesinde 7.6 büyüklüğünde meydana gelen iki depremle başta Hatay, Adıyaman, Malatya, Gaziantep Diyarbakır olmak üzere 10 kent yıkıma uğradı. Komşu topraklar, yani Suriye’de de ağır yıkıma neden oldu bu deprem.

Yapılan açıklamada göre genel olarak on ilimizde toplamda 18 bin 342 insan hayatını kaybetmiş; 74 bin 242 kişi de yaralandı. Suriye’de de ölü sayısı dün itibarıyla 3 bin 500 civarındaydı. Burada da ölü ve yaralı sayının çok daha fazla olacağı kesin.

Her iki bölgede de yaşamını yitirenlerin yüz binden fazla olacağı maalesef acı bir gerçek…

İktidar, muhalefet ve üçüncü yol

            Seçim çalışmalarda olduğu gibi, bu ortamda da üç ittifak var; devletçi iktidar ve devletçi muhalefet ile devletten bağımsız devrimci, demokrat, ilerici ve yurtseverlerin oluşturduğu ittifaktır. Tek tek birey ve grupların da çalışmalarını önemsiyorum haliyle.

            Bölgenin gerçek sahibi, halkların kongresi ve partisi HDK ile HDP’dir. Milyonların iradesi HDP’yi görmemek ve bunun da ötesinde engellemek, sömürgeciliğin karakteridir.

            Yerel örgütleri, meclisleri, belediyeciliğiyle kendini göstermiş olan Halkların Demokratik Partisi (HDP) bölgenin uzmanıdır ve devletin, sermayenin yanında değil, halkın yanındadır. AKP-MHP faşist bloğu iktidardaki Cumhur İttifakı ve yine devletçi olan içinde faşistlerin de bol olduğu CHP, İYİP gibi 6 partinin oluşturduğu Millet İttifakı gerçekte halkın yanında olamaz. İktidar da muhalefet de 100 yıldır, bu halklara sadece baskı ve zulüm getirmiştir. Bunu bu depremde de, önceki depremde de felaketlerde çok net gördük ve görmekteyiz.

            Söylenecek çok söz var bu her iki ittifaka da sahiplendikleri sömürgeci devlete de. Ana muhalefet lideri CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ikinci gün, AKP’li cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise ancak üçüncü gün gidebilmiştir, deprem bölgesine. HDP, eş genel başkanlarıyla birlikte binlerce aktivistiyle birlikte ilk günden beri tüm bölgededir. İktidar sabıkalı ve hırsızdır, ama 6’lı masanın oluşturduğu muhalefet de daha iyi değildir. İkltidarın rezilliğini son 20 yıl, öncesi 80 yıl da muhalefetin aynı durumunu gördü bu halk. 80 artı 20 yıldır devlet hep aynı.

            İmar afları, peşkeşler, soygunlar, kayırmalar, göz yummalar ve milyarlarca vergiyi kaçırmalar iktidarın da muhalefetin de ortak suçudur. Bugüne kadar gerçek belediyeciliği, halkın belediyeciliğini HDP’li belediyeler gerçekleştirmiştir. Bu nedenden dolayı, HDP’li belediyelere kayyum atanmakta, belediye başkanları hapse atılmakta, sürgünde yaşamak zorunda kalmakta.

Tek adam iktidarı ve rant

            Bu iktidar ve çevresi de, yıllardır rant sağlıyor. Kendi rantlarının sonucu ölümlerden de rant elde etmeye çalışıyorlar. OHAL uygulamasını yürürlüğe koyan ve sadece kendi oylarıyla Meclis’ten geçiren, faşist AK-MHP iktidarı, ağır yıkım ortamından da rant sağlama peşindedir. Hepsinden öte, OHAL’de yer alan maddelere göre bile, önce bu iktidar yargılanmalıdır.

            Sadece Kuzey Kürdistan’dan değil, Suriye’deki ağır bilançonun da sorumlusu bu devlettir. Hem Türkiye hem de Suriye’deki halklara sömürgecilik ortamında her türlü baskıyı uygulayan, işgal eden, baskı uygulayan, öz kaynaklarını çalan anlayış, depremle birlikte bölge halklarının yaşadığı ağır yıkımın baş sorumlusudur.

            OHAL ile birlikte, seçimlerin de ertelenme durumu olabilir. Ki bence de ertelenmelidir. Çünkü, eşitsiz ve engelli ortamın açısı, Saray’ın sahibi Erdoğan’ın lehine daha da açılmış ve açılacaktır.

Ama şimdiden, yönetim, Saray’ın sahibi ve AKP-MHP faşizminden alınmalı, geçici olarak, seçime kadar ülkeyi yönetecek olan “demokratik, eşitlikçi ve halktan yana” bir hükümet kurulmalıdır. Yoksa, tek adam rejimiyle Erdoğan, her türlü hileye başvurarak, seçim çalışmalarını da kendi lehine çevirecektir.

            Sonuçta, sömürgeci devlet ve bugünkü iktidarı AKP-MHP faşizmi bu yıkımın baş mimarıdır. Yeni bir geçici hükümet için Erdoğan ve ekibi istifa et(tiril)melidir.

HDP’nin yanında durma zamanıdır

            Söylenecek öyle çok söz var ki, bunların bir kısmını sosyal medya hesaplarımda dillendiriyor, çalıştığım medya kuruluşlarında ekip arkadaşlarımla birlikte haberleştiriyorum. Yani anlayacağınız rezillik diz boyu; sadece başlıklarını yazsam sayfalarca yazı çıkar ortaya.

            Tüm dünyadan gelen yardımlar gerçekten çok anlamlı. Bu yardımların hepsinin değeri çok önemli, ama en önemlisi bu yardımları HDP ile birlikte yapmaktır.

            Bölgenin en yaygın ve geniş örgütlenmesi olan ve halkların da sahip çıktığı bir oluşum olan HDP’nin yanında durma zamanıdır. Havuz medyasının göstermemekte özellikle titiz davrandığı, gazetecilikten ve halkın haber alma özgürlüğü hakkından uzak yaklaşımı ortada.

            HDP ve ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), meclisleriyle ve aktivistleriyle kentlerde, ilçelerde, beldelerde, köylerde ve tüm alanlarda deprem çalışması yürütüyor. Devletin tüm olanakları, halktan aldıkları HDP’nin hizmetine sunulmalıdır.

            Özellikle belirtiyorum; tek tek yapılan, özellikle devrimci-demokrat, ilerici ve yurtsever kurum ve bireylerin maddi ve manevi faaliyetleri çok önemli. Yardımların birebir yerine ulaşması da çok önemli ve kurumların bu yöndeki çabasını da çok önemsiyorum.

            Tüm bu yardımları organize edebilecek, bölge genelindeki merkezi gerçek yer HDP’dir. HDP’nin tüm bölgede temsiliyeti mevcuttur.

            Gün, HDP ile birlikte depremzedelerin yanında olma günüdür.


Hüseyin Şenol – 10.02.2023

Tags: , , , , ,


About the Author



Comments are closed.

Back to Top ↑